8. Sınıf Parçada Anlam (Paragraf)
Paragraf
Bir olay, düşünce ya da durum etrafında geçen cümleler topluluğuna paragraf denir.
Paragrafın konusu
Paragrafta üzerinde durulan unsurdur. “Bu parçada yazar ne anlatıyor?” sorusunun cevabıdır.
Parçada Ana Düşünce
Parçada okuyucuya verilmek istenen mesajdır.
Paragrafta Yardımcı Düşünceler
Ana düşünceyi destekleyen cümlelerdir.
Paragrafta Başlık
Konu ve ana fikri kapsayan en genel, kısa, öz sözcüklerdir. Parçayı en iyi yansıtan birkaç kelimedir.
Paragrafın Bölümleri
Giriş
Genellikle tek cümleden oluşan, parçanın giriş cümlesidir.
Bu bölümde detaylara girilmez, örnek verilmez.
Ama, fakat, ve gibi bağlaçlarla başlamaz.
Gelişme
Girişte değinilen konunun detaylarına girilir. En geniş bölümdür. Konunun detaylarına girilir.
Sonuç
Konunun toparlandığı bölümdür. Bir ya da iki cümleden oluşur. Parçanın özeti niteliğindedir.
ANLATIM BİÇİMLERİ
AÇIKLAMA
*Bilgi verme amaçlı yazılardır.
*Açık bir üslup, yalın bir dil kullanılır.
*Tanımlama, karşılaştırma ve örneklerden yararlanılır.
*Ansiklopedi, sözlük dili kullanılır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu edebiyatımızın önde gelen sanatçılarından biridir. Roman, hikâye, anı gibi değişik alanlarda eserler vermiş olan sanatçı daha çok romanları ile tanınmaktadır. Romanlarında önceleri kişisel konuları işleyen sanatçı daha sonra toplumsal konulara yönelmiştir.
TARTIŞMA
*Okuyucunun düşüncelerini değiştirmeyi amaçlar.
*Bir düşünceye karşı çıkma ve düşünceyi ispatlamaya çalışma vardır.
*Soru cümleleri sıkça kullanılır.
Yazının başlığı “Doğa mı, Endüstri mi?” de olabilirdi. Bir yeğleme söz konusu olsaydı hangisini seçerdiniz siz? Bana sorulsa, “Doğa” derdim hiç duraksamadan. Tutuculuk mu bu? Böyle düşünenler de çıkabilir. Endüstrileşmeye karşı çıkmıyorum ben, endüstrinin doğa zararına gelişmesine karşı çıkmıyorum. Buna tutuculuk diyeceklerse varsın desinler.
BETİMLEME
*Amaç anlatılanları okuyucunun gözünde canlandırmaktır.
*Sözcüklerle resim yapmaktır.
*Duyularla ilgili ayrıntılardan yararlanır.
Güneşin altında göz kamaştırıcı pırıltılarla yanan deniz, ta uzaklarda açıklı koyulu gölgelere bürünen Midilli Adası’na kadar uzanıyor, bunun sağ yanından geçerek, ufukta sisler içinde gökle birleşiyordu. Kazdağı’nın körfeze kadar yaklaşan eteklerini sayılamayacak kadar çok, her biri başka renk ve biçimde, irili ufaklı dağlar ve tepeler çeviriyordu.
ÖYKÜLEME
* Bir olay ya da durumu; yer, zaman ve kişiler çerçevesinde anlatır.
***Betimlemeyi bir fotoğraf karesine, öykülemeyi kamera kaydına benzetebiliriz. Betimlemede bir fotoğrafta görülebilecek görseller tarif edilir: Yağmur yağıyordu, yeşil bir ormandı, kırmızı çizmeleri vardı… Öykülemede ise bir video görüntüsü gibi zaman ilerler, kişiler konuşur ya da hareket eder, olaylar vardır.
***Öykülemenin içinde betimleme yer alabilir.
Nuran’ın gitmesiyle zihni hayatı durmuş gibiydi. Sanki genç kadın bu mazi rüyasının bütün canlı ve güzel taraflarını beraberinde götürmüş, yerinde tıpkı Mümtaz’ın hayatı gibi bir kül yığını kalmıştı. O kadar dikkatle hazırladığı, beraberinde yaşadığı kahramanlar, bir daha dirilmelerine imkân olmayan gölgeler, sıska ve cansız kuklalar olmuşlardı.
DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİRME YOLLARI
Tanımlama
“Bu nedir?” sorusunun cevabını veriyorsa tanım cümlesidir.
Öznel ya da nesnel olabilir.
- İnsan beyninin dayanağıdır kitap. Önce kültür birikiminin saklayıcısı, sonra yaşanan kuşakların oluş halindeki düşünce, duyuş ve görüşlerinin yayılmasını sağlayan araçtır.
Karşılaştırma
*En az iki varlığın, kavramın ya da düşüncenin benzerliklerini ve karşıtlıklarını ortaya koymaktır.
*Karşılaştırma paragraflarında genellikle “ise, de, gibi, kadar, en” gibi sözcükler kullanılır.
- Bir romanın kitap olarak okunması ile filminin izlenmesi arasında büyük farklar oluyor.
Örneklendirme (Örnekleme)
Ana düşünceyi belirginleştirmek için konuyla ilgili örnek vermektir.
Renklerin insan psikolojisi üzerinde bazı etkileri olduğu belirlenmiştir. Örneğin beyaz, açık sarı insanı dinlendirir;
- pembe, mavi canlandırır; mor, kahverengi gibi koyu renkler yorar, karamsarlaştırır.
Tanık Gösterme (Alıntılama)
*Savunulan görüşün desteklenmesi için alanında yetkin kişilerin görüşlerinden alıntı yapmaktır.
- Jan Paul Sartre şöyle der: “İnsan bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için yazardır.” Bu görüşe katılmamak mümkün mü? Söz sanatçısı dediğin, herkesin söylemek isteyip de söyleyemediği sözleri, kendine özgü biçimler arasından seçerek söyleyivermeli ve okuyucuya : “Benim söylemek istediğimden daha güzel” dedirtmeli.
Benzetme
*Anlatıma güzellik ve güç katmak için aralarında anlam ilgisi bulunan iki varlık ya da kavramın yakıştırılmasıdır.
*Genellikle “gibi, sanki, andırıyor, tıpkı” gibi ifadelere yer verilir.
- Ovadan bakınca çelikten dev bir testere ağzını andıran tepeler, yaz kış ışıldıyordu.
- Bembeyaz bulutlar pamuk tarlalarını andırıyordu.
Sayısal Verilerden Yararlanma
*Bir düşünceyi kanıtlayabilmek için anlatılanlarla ilgili istatistiksel bilgileri, anketleri, araştırmaları, sayısal verileri yazı içinde aktarmaktır.
- Son yıllarda, zarar gören orman alanları hızla genişlemiştir. Örneğin,1982’de Almanya’daki ormanların % 8’i çevre kirliliğinden etkilenmişken bu rakam 1984’te % 50’ye yükselmiştir.
PARÇADA ANLATIM ÖZELLİKLERİ
Birinci Kişi Ağzından Anlatım
Yazar kendi başından geçenleri anlatır. I. tekil ve I. çoğul şahıs (ben ve biz) kullanılır.
Üçüncü kişi ağzından Anlatım
Yazar gördüğü ve tanık olduğu olayları anlatır. III. tekil ve III. çoğul şahıs (o ve onlar) kullanılır.
Özgünlük
Anlatımda başkasına benzememek, kendine has olmaktır. Yazıda taklitçilikten kaçınmak; farklı, yeni, alışılmışın dışında olmaktır.
Açıklık
Anlatımda anlaşılması zor ifadelerden kaçınılmasıdır.
Duruluk
Gereksiz sözcük kullanılmamasıdır.
Doğallık
Anlatımın yapmacıksız, günlük yaşamda olduğu gibi, sanat yapmadan, süs ve özentiden uzak yapılmasıdır.
Akıcılık
Yazının kolay okunabilmesi ve rahatsız eden kelimelerin kullanılmamasıdır. Düşünceler kolay anlaşılabilir bir biçimde sıralanır.
Yoğunluk
Birçok anlamı bir arada vermektir. Anlam içinde anlam bulunacak şekilde bir anlatımı tercih etmektir.
Özlülük
Anlatımda az sözle çok anlam ifade edebilmektir. Sözü uzatmadan, kısa tutarak mesajı en öz şekilde vermektir.
Tutarlılık
Anlatımda birbiriyle çelişen düşünceler ileri sürmemek, sık sık düşünce değiştirmemektir.
Sürükleyicilik
Okuyucunun ilgisini canlı tutmak, okuyucuyu esere bağlamaktır.
İçtenlik
Anlatımın yürekten, candan, samimi olmasıdır.
Guzeldİ her konu anlatıldığına bir örnek verilseydi daha da güzel olacakti